Sunday, 19/05/2024, 0:30 AM
GUNAY-FM Ana SayfaÜye OlÜye Çıkıs
Merhaba Guest | RSS
[ Yeni Konular · Üyeler · Forum Yönet · Arastır · RSS ]
  • Page 1 of 1
  • 1
Forum » 10 - HOBİ » YEMEK TARİFLERİ » Ekşili Pilav KASTAMONU
Ekşili Pilav KASTAMONU
FirariSaatlerDate: Wednesday, 16/09/2009, 11:53 PM | Message # 1
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
Siyez buğdayı 10.000 yıl önce ilk tarım köylerinde ekilen ilk ürünlerden birisidir. Ve günümüzde de tek Kastamonu’da yetişiyor.” Diye belirtmişti. Ayrıca İhsangazi ilçemizde de “Sepetçioğlu ve Siyez Bulguru Festivali” de bu nedenle yapılmaktadır. Dolayısıyla siyez bulguru tek Kastamonu’da yetiştiğinden bundan yapılan siyez bulgur pilavı gibi ekşili pilav da Kastamonu’ya özgüdür.

Sadece siyez bulgurundan yapılan ekşili pilava katılan (maydanoz, dereotu, nane, ebe gümeci, ısırgan, soğan gibi) yeşillikler hem vitamin açısından hem de lezzet açısından çok önemlidir.

Baharın gelmesiyle yeşillikler pazar tezgâhlarında bol miktarlarda yerlerini almaya başladı. Kastamonu evlerinin çoğunda bulunan siyez bulguru hemen ekşili pilava dönüşebilir.

Şehrimize gelen misafirlerimizin de turizm işletmesi hizmeti veren Kastamonu Evlerinde (Konaklarında) da tadabilecekleri bir lezzettir.

Malzemeler

1 Su bardağı siyez bulguru

5 Su bardağı su

1 Bağ taze ebegümeci

1 Demet maydanoz

1 Demet dereotu

1 Demet taze ısırgan otu

10-12 Adet taze asma yaprağı

1 Demet taze nane

2 Orta boy kuru soğan

1 Çorba kaşığı domates salçası

½ Çay bardağı sıvı yağ

1 Çorba kaşığı tereyağı

3 Su bardağı ekşi ayran veya 1 kg ekşi yoğurt

Yeterince tuz ve isteğe göre karabiber, pul biber

Yapılışı

Ekşi pilav için kullanacağımız tencereye sıvı yağımızı koyarız.

Kuru soğanlarımızı doğrar pembeleşinceye kadar kavururuz.

Daha sonra kavurduğumuz soğana salçamızı ekleriz.

Siyez bulgurumuzu ve 5 su bardağı suyu da tencereye koyar kaynatmaya bırakırız

Diğer yandan tüm yeşillikleri doğrarız.

Bulgurumuz pişince tüm yeşillikleri tenceremize koyar bir taşım kaynatır ve 3 su bardağı ekşi ayranımızı veya yoğurdumuzu bu karışıma ilave ederiz.

Bir taşım daha kaynatıp ocaktan alırız.

Küçük bir tavada tereyağını kızdırıp pişmiş olan ekşi pilavımızın üzerine gezdiririz

İsteğe göre karabiber ve pul biberle servis yaparız.

Afiyet Olsun

 
FirariSaatlerDate: Wednesday, 16/09/2009, 11:54 PM | Message # 2
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
Kastamonu’ya özgünlüğüyle bilinen simit tiridi bayat simitlerden yapılır. Bu nedenle, her ne kadar bahsedilecek şekilde olmasa da Anadolu’nun farklı yörelerinde benzerleriyle karşılaşabiliriz. Özelliği ve farklılığı ise Kastamonu’nun meşhur susamsız (kel) simidiyle yapılmasıdır. Ayrıca kemik suyuyla ıslatılması ve kıymasının da uzun süre kavrulmasıyla birlikte köy tereyağının kullanılmasıdır.

Benzerleri dedik. Simidin bayatlığını alacak ve yumuşaklaştıracak şekilde yapılır. Ancak Kastamonu’da ise farklı bir lezzet olarak yerini almaktadır.

Kış aylarında hem sıcak hem de doyurucu bir özelliğe sahip olduğundan tercih edilmektedir. Bu nedenle halk tarafından olduğu kadar şehrimize gelen misafirler de tatmadan gitmemektedirler.

Simit Tiridi

(1 Kişilik)

Malzemeler

2 Adet Kastamonu simidi

1 Kâse kaynar kemik suyu

1 Kâse sarımsaklı yoğurt

3 Yemek kaşığı kavrulmuş kıyma

2 Yemek kaşığı köy tereyağı

Yapılışı

Simitleri küçük parçalar halinde elimizle doğrarız. Doğradığımız simitlerin üzerine kaynar kemik suyunu ilave ederiz. Islattığımız simitleri kevgir ile bastırıp suyunu süzerek servis tabağına alırız.

Önceden hazırladığımız sarımsaklı yoğurdu üzerine döktükten sonra kısık ateşte kavurduğumuz kıymadan da 3 yemek kaşığı yayarız

Kırmızıbiberli kızgın tereyağı gezdirip, sıcak - sıcak servis yaparız.

Afiyet Olsun

 
FirariSaatlerDate: Wednesday, 16/09/2009, 11:56 PM | Message # 3
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
Ecevit çorbası dendi mi akla ilk gelen Ecevit Köyüdür. Ecevit Köyü Kastamonu İnebolu yolunda Küre İlçemize bağlı yol kenarında şirin bir köydür. Bilindiği üzere Ecevit (Küre) Hanı da bu köydedir. Çorbanın ismi de bu yöreden gelmektedir.

Ecevit Hanı’ndan biraz bahsedecek olursak: İstiklal Mücadelesi’nde İnebolu’dan alınan mermiyi cepheye taşıyan kağnıların bir günlük yürüyüşü sonrasında konaklama yeri olarak kullanılmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk; Kılık – Kıyafet Devrimi başlangıcı olarak bilinen ve Kastamonu’da gerçekleştirdiği Şapka Devrimi için İnebolu’ya geçerken, Ecevit Hanı’nda konaklamış ve bu çorbadan ikram edilmiştir. 1950’li yıllara kadar hizmet vermesine rağmen yaklaşık 60 yıldır kullanılamaz durumda olan han, İl Özel idaresi tarafından ve Kastamonu Valiliğince onarılarak hizmete açılmıştır.

Ecevit Hanı için bu kadar bilgi verdikten sonra Ecevit çorbası için “benzerlerinden farkı tadının doğallıktan almasıdır” diyebiliriz. Tarifimden de anlaşılacağı üzere kullanılan malzeme çok önemlidir. Örneğin köy yumurtası, köy tereyağı, köy yoğurdu gibi özellikler bu damak tadını güçlendirmektedir.

Çorbamızın biraz tarihini araştırdığımızda ise şehrimiz işadamlarımızdan Necmi Ünlü‘nün (ve kardeşlerinin) babası merhum Şükrü Ünlü Ecevit Hanı’nın bulunduğu Ecevit Köyünde ki akaryakıt-konaklama ve dinlenme tesislerde bu çorbanın ikramını üstlenerek geleneğimizi yaşattığını görmekteyiz.

Günümüzde ise, Ecevit çorbası dendi mi elbette diğer damak tatları gibi yöresi gelir akla ve Ecevit Hanından sonra yaklaşık 10 Km. sonra Emin Abinin yerine ulaşırsınız. Yaz aylarında doğayla baş başa çorba içmenin keyfine kış mevsiminde ise lokantasının içindeki otantik atmosfer tercih edilir.

İçeri girdiğinizde büyük bir duvar panosu dikkatinizi çekecektir. Ecevit Çorbasını içen Devlet Bakanımız Sayın Murat Başesgioğlu başta olmak üzere Valilerimizin, sanatçılarımızın, politikacılarımız, işadamlarımızın resimlerini göreceksiniz. Daha sonra yanı başınızda bu çorba hazırlanır. Siz de bu arada ortadaki odun sobasının üzerinde ekmeklerinizi kızartabilirsiniz.

ECEVİT ÇORBASININ YAPIMI

Malzemeler

250 gr. Yoğurt

1,5 Çay bardağı pirinç

2,5 Su bardağı su

1 Yumurta

1 Tatlı kaşığı kuru nane - kekik

2 Çorba kaşığı tereyağı

Yeteri kadar tuz. (İsteğe göre pul biber.)

Not: Yoğurdun taze köy yoğurdu, yumurtanın taze köy yumurtası ve tereyağının köy tereyağı olmasına dikkat edilmelidir.

Yapılışı

Tencereye 2,5 su bardağı su ve 1,5 çay bardağı yıkanmış pirinç ilave eder pişirmeye başlarız. Diğer yanda yoğurt ve yumurtayı iyice çırparız.

Çırpılan karışımı kaynamakta olan pirinçli suyun içine yavaş - yavaş dökeriz. Pirinçler pişince tuzunu koyarız ve ocaktan alırız.

Pişen çorbalarımızı kâselere koyar üzerlerine naneleri (nane ve kekik karışımı) serperiz.

Tereyağını tavada eritir ve kızınca kâselerin üstüne gezdiririz.

Çorbamız Sıcak - sıcak servise hazırdır. İsteğe göre pul biber katılabilir.

“Afiyet Olsun”

 
FirariSaatlerDate: Thursday, 17/09/2009, 0:01 AM | Message # 4
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
PASTIRMALI EKMEK

Kastamonu Pastırması geçmişten günümüze gelen bir süreçte:
Türk mutfağı, Osmanlı ve Türk mutfağı diye ayrıldığında dahi “Dünya Mutfağında” her zaman yerini almıştır.

Çünkü Osmanlı Mutfağında Kastamonulu aşçıların önemi mevcuttu. Dolayısıyla da pastırma da (Kastamonu Pastırması olarak) Saray Sofrasında yerini almaktaydı.

Kastamonu’da kış mevsimi ile başlayan “pastırma” süreci içerisine girdiğimizden “pastırmalı ekmeği” anlatmaya ve hatta ağzınızı sulandırmaya çalışacağım.
Sonbahar - kış mevsimi, Pazar günlerinin kahvaltısı olarak Kastamonuluların vazgeçilmezi olmakla birlikte; Kastamonu dışındaki Kastamonuluların ve bu lezzeti paylaşan misafirlerimizin damaklarında ve anılarında her zaman yerini almaktadır.

Sayın Levent Zihnioğlu’da 2007 yılındaki bir yazısında pastırmalı ekmeği çocukluk anısı olarak paylaşmıştı.
Sayın Zihnioğlu (yazısının bir bölümünde):
“Sonbahar - kış arası, pastırma yazı adı verdiğimiz dönemde rüzgar ve güneşin etkisiyle kuruyan pastırma, baharın ortalarına kadar saklanabilmektedir. Sadece Kastamonu’da üretilen çemensiz pastırma, bizlere o doyumsuz lezzeti sağlamaktadır.
Ülkemizde pastırma denildiğinde akla gelen Kayseri’dir. Ancak Kastamonu’da üretilen pastırma ile Kayseri pastırması arasında belirgin bir fark vardır. Kayseri pastırması fırınlarda kurutulmaktadır. Ve bu işlem 10 günde tamamlanmaktadır. Kastamonu pastırması ise tamamen doğal ortamda güneş ve rüzgâr etkisiyle yaklaşık bir ayda kurutulmaktadır.”
Diye, bilgi vermektedir.

Kastamonu pastırması daha ince kesilerek, gerek çemenli, gerekse pastırmalı ekmek için çemensiz hazırlanıp sofralarımızda yerini almaktadır.

Bu lezzeti tatmamış ya da hâlâ anılarınızda yaşatıyorsanız:
Bu kış Kastamonu’ya gelin. Kar altındaki Kastamonu’yu gezin. Gerek İnanç turizmimizin noktalarını, gerekse tabii ve kültürel güzelliklerimizi görün.
Ve Pazar gününüzün kahvaltısını da pastırmalı ekmekle yapın.
Göreceksiniz ki Kastamonu’yu gördükten ve pastırmalı ekmek ile Pazar kahvaltısı yaptıktan sonra siz de anılarınızda bunu yaşayacak ve tekrar Kastamonu’ya gelmek için zaman kollayacaksınız.

Şimdi biraz da yapılışından bahsedelim.
Ancak anlatımımıza geçmeden önce, evde de sac, yanmaz ya da tava gibi mutfak gereçleriyle de yapılsa da tavsiyem (lezzet farkından dolayı) Kastamonu’daki pide salonlarında yaptırılmasından yanadır.

PASTIRMALI EKMEK

Hamur için malzeme;
Un
Su
Tuz

İç Malzeme;
Çemensiz Kastamonu Pastırması
İnce kıyılmış soğan
Kırmızı toz biber

Üzeri için;
Tereyağı (tavsiye)
(İsteğe göre sıvıyağ)

Yapılışı;
Un, tuz ve gerekli kadar suyla yapılan hamur merdane ile açılır.
Açılan hamura (pastırmacıdan aldığımız) ince kıyılmış soğan, çemensiz Kastamonu pastırması ve kırmızı toz biberin harman edilerek hazırlanan iç yarım ay şeklinde döşenir. Diğer boşta kalan kısım ise iç’in olduğu kısmın üzerine getirilerek kenarları birleştirilerek kapatılır.
Ekmeğimiz bu aşamadan, ısınmış ve alevli fırına sürülür. Sonrasında ekmek kızarır ve pişkinliği anlaşılınca fırından çıkarılarak servise hazırlanır.
(Yanında her ne kadar çay geleneğimiz olsa da soğuk içecek olarak *pestil ya da *üryani kompostosunu tavsiye ederim.)

Afiyet olsun.

 
FirariSaatlerDate: Thursday, 17/09/2009, 0:03 AM | Message # 5
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
ÜRYANİÜryani eriği yöremizde yetişen bir erik çeşididir.

Eriğin birçok çeşidi olmasına karşılık yörelerde farklı çeşitlerine de rastlamak mümkündür. Bu nedenle de üryani eriği Kastamonu’ya özgün diyebiliriz.

İlk yetiştiği yer olarak Daday ilçemiz bilinmekte olup zamanla şehrimizde ve diğer ilçelerimizde de tanınarak yetiştirilmeye başlanmıştır.

Üryani eriği, Ağustos ayı başlarında olgunlaşır. Meyve olarak yendiği gibi kompostosu, pestili ya da marmeladı yapılabilir.

Kurutulması: Dallarından toplandıktan sonra dış kabukları soyulduktan sonra dizilerek güneşte kurumaya bırakılırlar. (Bu özelliğini kullanarak kompostosu yapılmaktadır. Biz de tarifimde bu özelliğini paylaşacağım.)

Pestil için ise erikler yaş meyveyken kabukları soyulduktan sonra kaynatılıp çekirdekleri çıkarıldıktan sonra özel hazırlanmış tahtaların üzerine ince bir şekilde serilerek (yayılarak) kurutulmaya bırakılmaktadır.

Marmeladı ise kurutulmaya bırakılmadan önceki halidir.

Üryani eriği kompostosu tarifimize geçmeden önce eriğin genel özelliklerine bakarsak:

Ağacı gülgillerdendir.

Bilindiği üzere eriğin özellikleri arasında sağlığa faydalı kısımlar da mevcuttur. Onlardan bir kaçını sayarsak;

Bol miktarda B vitamini içermekte olup bağırsak ve mide sorunlarında tedavi özelliği vardır. Erik ayrıca potasyum ve magnezyum minerali açısından da zengin bir meyve olduğundan, uzmanlar karaciğer, kalp ve böbrek hastalıklarına, sindirim rahatsızlığı çekenlere, tuzsuz rejim yapan ve romatizma rahatsızlığı olanlara da önermektedir.

Üryani Eriği Kompostosu (Hoşafı)

Malzemeler

1 Su bardağı kuru üryani eriği

1 Su bardağı toz şeker

5 Su bardağı su

Yapılışı

Kurutulmuş üryani eriklerimizi ılık su içersinde 5 dakika bekletiriz. Süzgece aldıktan sonra yıkarız. Yıkadığımız eriklerle birlikte bir tencereye 5 su bardağı su koyarak kaynatırız.

(Ocak ısısının yüksek yani harlı olmasına dikkat etmeliyiz. Aksi halde kısık alevli pişirildiğinde erikler yumuşayarak dağılır.)

Tenceremizin kaynamaya başlamasından sonra 30 dakika daha kaynatarak erikleri pişirmiş olacağız.

Son olarak, kaynayan ve pişen eriklerimize 1 su bardağı şeker ilave edip 3 dakika daha kaynattıktan sonra ocak söndürülerek kompostomuzu soğumaya bırakırız.

Afiyet Olsun

 
FirariSaatlerDate: Thursday, 17/09/2009, 0:05 AM | Message # 6
Colonel
Group: Administrators
Messages: 208
Reputation: 0
Status: Offline
AŞUREHicri takvime göre Muharrem Ay’ının onuncu günü Aşure Günüdür… Bu yıl, geleneksel Aşure günümüz ise 19.Ocak’a rastlamaktadır…

Muharrem Ay’ı boyunca evlerde Aşure pişirilmesi ise adettendir… Ve bu adeti, yapılan Aşure’nin komşulara dağıtılması izlemektedir…

Muharrem Ay’ının onuncu gününün hüzünlü yanı ise Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) torunu Hz. Hüseyin Kerbelâ’da Şehit edilmesidir…

Tarihsel olarak Hz. Nuh’a kadar uzandığı varsayılan Aşure Günü ve bu günlerde oruç tutulur. Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) de aşure orucu tutmuştur. Dolayısıyla Muharrem Ay’ının 9. ve 10. ya da 10. ve 11. günlerinde oruç tutmak ise sünnettir…

Kastamonu Sofrası mutfağımızda da; siz Kastamonu Postası okurları için bu önemli günü yaşatmaya destek vermek adına Aşure pişirdik…

Şimdiden afiyet olsun…

Açıklama:

Yapacağımız Aşure 10 kişiliktir.

Hazırlama süresi yaklaşık 1 saat

Pişme süresi yaklaşık 5 saat

Malzemeler:

2 Su bardağı Aşurelik buğday

1 Su bardağı nohut

1 Su bardağı kuru fasulye

5 Su bardağı toz şeker

1 Su bardağı kuru üzüm

1 Su bardağı kuru kayısı (küp doğranmış)

1 Su bardağı kuru incir (küp doğranmış)

1 Portakal kabuğu rendesi

Süslemek İçin:

1 Su bardağı kuş üzümü

Yeterince iri çekilmiş ceviz içi

(İsteğe göre iri çekilmiş Fındık, Antep fıstığı ya da dolmalık fıstık eklenebilir.)

Tarçın

Nar taneleri

Hazırlanışı:

Buğday, kuru fasulye, nohut ve kuru üzüm yıkanarak bir gece önceden ayrı kaplarda ıslatılır…

Ertesi gün buğdayı süzüp büyük bir tencereye alın…

15 Su bardağı su ekleyerek kaynatın. Üzerinde biriken köpüğü bir kevgirle alıp tencerenin kapağını kapatarak 30 dakika kaynatın…

Kuru fasulyeyi ve nohudu süzüp ayrı kaplarda haşlayın…

Buğday taneleri iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 4,5 saat kısık ateşte ara sıra karıştırarak pişirin…

Buğdayın suyu, un çorbası kıvamına (koyu kıvam) gelmek üzereyken kuru fasulye, nohut ve toz şekeri ekleyin… Kaynayan karışıma; kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru inciri ilave dip karıştırın…

Daha sonra bir portakal kabuğu rendesini ekleyin…

Birkaç taşım kaynattıktan sonra ateşten alın…

Sıcakken kâselere boşaltın…

Soğuyunca üzeri iri çektiğimiz ceviz içini, tarçın ve nar taneleriyle süslenerek servis yapılır…

İsteğe bağlı olarak bu süslemeye gül suyu da serpebilirsiniz…

ALINTIDIR : KASTAMONU SOFRASI

 
Forum » 10 - HOBİ » YEMEK TARİFLERİ » Ekşili Pilav KASTAMONU
  • Page 1 of 1
  • 1
Search:

Gunay-Fm ™ Firari Saatler ™ © 2024